Tarih: 30.08.2022 13:02

30 Ağustos Ulusal Zafer Bayramımızın 100.Yılı Kutlu Olsun

Facebook Twitter Linked-in

Başkan Deniz mesajında, “26 Ağustos 1922 sabahının ilk saatlerinde başlayan büyük taarruz 30 Ağustos 1922 yılında galibiyetle sonuçlandı ve yedi düvelin desteklediği Yunan Ordusu bozguna uğrayarak kaçmaya başladı. 30 Ağustos bir son değildir bir başlangıçtır. 30 Ekim 1918 yılında imzalanan Mondros Antlaşmasının ardından Anadolu’nun işgali başlamıştır. İstanbul, İzmir, Urfa, Maraş, Adana, Hatay, Samsun ve çok sayıda yer işgal edilmiştir. İşgal altında neler yaşandığını okuma yazma bilen birisi İsmail Kahraman’a anlatabilir. Belki kurtuluş günlerinin önemini anlar. Anadolu işgal edilmiştir. Saray teslim alınmıştır. Mustafa Kemal ve Silah arkadaşları Kuvayı Milliye ile işgale karşı savaşırken, İstanbul Saray Hükümetinin Şeyhülislamı Durrizade “Kuvayı Milliyetçilerin katli vaciptir” diye fetvalar yayınladı” dedi.

Başkan Deniz, “İşte bu İsmail Kahraman bu işbirlikçi ve teslimiyetçi sarayın geleneğinden gelmektedir. Onlara göre Kurtuluş savaşı gereksizdir ve bu nedenle Kuvayı Milliyecilerin katli vaciptir. Bugünde aynı düşüncededirler. 30 Ağustos zaferi ile sadece bir savaş kazanılmamıştır. Devamında Türkiye Cumhuriyeti İlan edilmiştir. 26 Ağustos günü başlayan taarruz 30 Ağustos 1922 yılında Yunan işgal kuvvetlerinin mağlubiyetiyle sonuçlanmış ve Ulusal Kurtuluş savaşımız nihai ve kesin zafere ulaşmıştır. Bu nedenle 30 Ağustos aynı zamanda Ulusal Zafer Bayramımızdır. Bu nedenle bayram olarak kutlarız. 30 Ağustos zaferi sadece emperyalist güçlere karşı kazanılmamıştır aynı zamanda işbirlikçi ve teslimiyetçi saraya karşı da kazanılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti hem emperyalistlere karşı hem de saraya karşı kurulmuştur. Şiarı da bellidir; Tam Bağımsız demokratik laik Türkiye Cumhuriyeti. İşte 100 yıldır devam eden düşmanlığın nedeni budur. Yani bağımsız, demokratik ve laik Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanıdır.  Bu düşmanlık bugünde kendini “şehirlerin kurtuluş günlerini kutlamaya gerek yok “sözünde bir kez daha göstermektedir.  30 Ağustos’ta bozguna uğrayan düşman güçleri 9 Eylül 1922 yılında İzmir’de denize dökülmüştür. İşte biz 9 gün sonra da İzmir’in kurtuluşunun, kurtarılışının 100.yılını kutlayacağız. Tıpkı işgalden kurtarılan diğer tüm yerlerimiz gibi. Aradan 100 yıl geçmesine rağmen vatanımızın kurtuluşunu bugün nasıl coşkuyla kutluyorsak bin yıl geçse de kutlamaya devam edeceğiz. Çünkü her zafer günü, her kurtuluş günü özgürlüğümüzü nasıl kazandığımızı, yaşadığımız işgali ve Cumhuriyetimizi nasıl kurduğumuzu unutturmayacaktır bize. Bu unutmama bizlerin Tam Bağımsız, Demokratik, Laik Türkiye ülküsü yolunda kararlılıkla yürümemizi sağlayacaktır. 30 Ağustos büyük zaferimizin 100.yılında Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını bir kez daha sonsuz rahmet, saygı ve sevgiyle anıyoruz. 30 Ağustos Ulusal Zafer Bayramımız kutlu olsun. Nazımın dediği gibi “Dörtnala gelip Uzak Asya'dan Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim.” dedi




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —