BBP Lideri Destici: "Kim başörtüsüne özgürlükten yana; kim yasaktan yana; kim başörtüsü düşmanları ile kol kola göreceğiz"

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, 'Sevdamız Türkiye Hedef 2023' mitinginde, kent meydanında vatandaşlara hitap etti. Coşkulu kalabalığa seslenen Mustafa Destici, Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde terör örgütü mensupları tarafından açılan taciz ateşi neticesi şehit olanlara rahmet dileyerek, “Hava Kuvvetlerimizin başarılı bir şekilde yürüttüğü Pençe-Kılıç Harekatı, karadan da desteklenmeli, Ayn el Arab’tan girip, Ayn İsa, Ayn Dagne, Tel Rıfat, Menbiç, Mahmur, Sincar ve Kandil dümdüz edilerek, yok edilmeyen bir tane terörist kalmamalıdır. Nasıl Cizre’de, Sur’da, Hakkari’de kazdıkları hendeklere gömdüysek, Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde bulundukları her noktada oralara gömelim, öyle derin gömelim ki bir daha çıkamasınlar” dedi.

“İstanbul Belediyesi bu iş birliğinin laboratuvarıdır”
Altılı masanın HDP ile iş birliği içinde olduğunu belirten BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, “CHP, mecliste askerimizin sınırlarımızın ötesinde operasyon yapmasına izin veren tezkereye bile 'hayır' oyu kullanıyor. Akşener grup toplantısında, ‘devlet intikam almaz’ cümlesiyle, dolaylı olarak, operasyona karşı olduklarını ifade ediyor. Hanımefendiye memleketinden sesleniyorum; siz şefkat göstermeye devam edin, kahvaltı davetlerine icabet edin. Lakin biz köklerini kazımaya, ocaklarımıza ateş düşürenlerin ocağını söndürmeye devam edeceğiz. Taksim’de, Karkamış’ta, bombaların çocuklarımızı, kadınlarımızı, doğmamış bebeklerimizi hedef aldığının ertesi günü Babacan, 'HDP’yi şeytanlaştırmayın, HDP’ye oy verenleri incitmeyin, terörü müttefiklerimizle işbirliğiyle çözeceğiz' diyor. Şimdilerde 6’lı masadakilerin bir kısmı, 'HDP ile ilgimiz' yok' diyor ama gerçeği yerel seçimlerde gördük. Sandıkta yaptıkları iş birliğini, belediyeleri yönetirken de devam ettiriyorlar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu iş birliğinin laboratuvarıdır. Bakmayın siz sayın Akşener’in atarlarına, Pervin’le kayıkçı kavgasına. Eğer öyle olsa idi, Ekrem İmamoğlu kendisini, onlarla ağaç dikimine davet ettiğinde gerekli cevabı verirdi” dedi.
Başörtüsü konusuna değinen Destici, “2008 yılında gerçekleşen ve kamuda başörtüsü yasağını fiilen kaldıran anayasa değişikliğine itiraz edenlerin başında, CHP’nin o günkü grup başkanvekili, bugünkü genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ydu. 2008’deki düzenlemeye, ‘Türkiye'yi Ortaçağ karanlığına geri götürmek ve 85 yıllık Cumhuriyet'in rövanşını almaktır’ şeklinde utanç verici bir cümleyle itiraz etmişlerdi. Hatırlayacaksınız, CHP’nin başörtüsüyle ilgili kanun teklifi oyununa, 'Samimiyseniz gelin Anayasa değişikliği yapalım' demiştim. Cumhur ittifakımızın diğer partileri, AK Parti ve MHP’nin, aynı yöndeki çağrılarına, CHP, tahmin edilebileceği ve beklendiği gibi, 'hayır' dedi. Önümüzdeki günlerde, Cumhur İttifakı’nın, anayasa değişikliği teklifi meclise gelecek. Kim gerçekten inanç hürriyetinden yana; kim kadın haklarından yana; kim başörtüsüne özgürlükten yana; kim yasaktan yana; kim başörtüsü düşmanları ile kol kola göreceğiz” diye konuştu.
Konuşmasına devam eden Destici, “Siyaset bir yönüyle “sorumluluk” demektir. Siyasetçi, ülkesi ve milletine karşı; aynı zamanda mazisine ve gelecek nesillere karşı sorumlulukla hareket etmelidir. Türkiye’deki bir siyasetçi, kendi devletini, uydurma bir şekilde, uyuşturucu ticaretiyle ilişkilendirebiliyorsa, bu davranışı sıradan bir iftiradan ibaret göremeyiz. Türkiye’nin, uluslararası ilişkilerde, hemen her alanda hak arama, hukukunu koruma mücadelesi verdiği günleri yaşıyoruz. Bu şartlarda, ana muhalefet hartisi CHP’nin genel başkanı tarafından, devletimize, uyuşturucu ticaretiyle ilişkili olduğu; yine ana muhalefet partisi CHP ve PKK’nın partisinin yan kuruluşu haline gelmiş bir meslek odasının başkanı tarafından Türk Silahlı Kuvvetlerimize, 'kimyasal silah kullandığı' iftiraları yöneltiliyor. Aynı yörüngedeki bir başka sendika başkanı, Öğretmenlik Kariyer Sınavı’nı protesto gösterileri düzenliyor; öğretmenlerimizi sınava girmemeye ikna etmeye çalışıyor; sınava girmeyin çağrıları yapıyor; sonra bir bakıyoruz, kendisi sınava girmiş, “Başöğretmen” unvanı almış ve şimdi onun maaşı 4 bin TL artacak. Peki onun sınav aleyhtarı propagandası ile sınava girmeyen öğretmenin durumu ne olacak. O da devletine değil bu sahtekara güvendiği için bu haktan mahrum kalacak. Vay ki vay" şeklinde konuştu.

“Günde 3 bin öğrencimize her gün ücretsiz yemek vereceğiz”
280 üye ile aldıkları Kocaeli il teşkilatlarını bugün itibariyle 5 binin üzerinde üyeye çıkardıklarını belirten BBP Kocaeli İl Başkanı Kaan Şengil ise, “Umuttepe yerleşkesinde yarın 11.00’de aşevi ve kültür evimizi açıyoruz. Günde 3 bin öğrencimize her gün ücretsiz yemek vereceğiz. Biz bu işlerle neden uğraşıyoruz? çünkü değerlerimiz uğruna, halkın ve hakkın düşmanlarınca şehit edilmiş, Muhsin başkanın kardeşleriyiz, çünkü biz kendine mesele olarak vurguncu düzenle kavgayı seçmiş olan Mustafa Destici başkanınızsın kardeşleriyiz” ifadelerini kullandı.

“Ölene kadar bu beden sizin hizmetkarınızdır”
Millete hizmetkar olmaya geldiklerini söyleyen BBP ve Alperen Ocakları Kocaeli Koordinatörü Metehan Küpçü ise, “Bizi bugün Türkiye’ye mahcup etmeyen tüm kardeşlerimin hizmetkarıyım. Sizlerle beraberim, ölene kadar bu beden sizin hizmetkarınızdır. Allah hepinizden razı olsun, bizim en kıymetlimiz en büyüğümüz genel başkanımız Mustafa Destici’yi burada sizlerle ağırlıyoruz, genel başkanımızı size emanet ediyorum” dedi.