OpenAI şirketi tarafından piyasaya sürülen ve hemen hemen sorulan her soruya bir arama motorundan daha detaylı şekilde cevap veren ChatGPT ile tıpkı bir insanla yazışır gibi konuşmanız mümkün. Sistemin yeni sürümü, çalışma dünyasının geleceğini değiştirip değiştiremeyeceğine dair tartışmaları da tetikledi.
OpenAI, geçen yıl Kasım'da ChatGPT'yi piyasaya sürerek, küresel yapay zeka yarışında yeni bir sayfa açmıştı. Teknoloji dünyasında deyim yerindeyse fırtınalar estiren ChatGPT, güncellenmiş GPT-4 modeliyle halihazırda şaşkınlık yaratan bu teknolojinin çıtasını iyice yükseltti. Öyle ki Google ve Çin'in arama motoru devi Baidu, benzer teknolojilere yönelik çalışmalarını hızlandırdı. Dünyanın dört bir yanında büyük yankı uyandıran bu sisteme biraz daha yakından göz atalım.
Sistemin gelişmiş yapısını en basit şekilde, şiirden bilimsel makale yazmaya, yemek tarifi vermeye kadar insan yapımı yaratıcı ürünleri ortaya koyabilen bir yapay zeka olarak tanımlayabiliriz. ChatGPT-4 ise, bu yazıları sizin istediğiniz şartlara göre hazırlıyor, mesela Taylor Swift tarzı şarkı sözleri yazabiliyor, bilgisayar kodları düzenlemenizi tavsiye edebiliyor, sizinle tarihten felsefeye türlü alanlarda sohbet edebiliyor ve yeri geldiğinde özür de diliyor. Silikon Vadisi'nde büyük tadir gören bu sistemin, bazı endüstrileri ve çalışma hayatının geleceğini dönüştürebilme kabiliyeti olduğu belirtiliyor. İlerleyen dönemde bir fotoğrafın içeriği hakkında soruları da cevaplaması bekleniyor.
Gelelim OpenAI şirketine... San Francisco merkezli yapay zeka firması Elon Musk ve hala şirketin yöneticisi olan Sam Altman tarafından 2015 Kasım'da kuruldu. Ancak Musk, 3 yıl sonra şirketle bağlarını kesti.
Altman ve Musk başta kar amacı gütmeyen bir kuruluş olarak yolculuklarına başlamıştı. Şirket zamanla sermaye yoğun bir yönde ilerledi ve 2019'da daha fazla yatırım almaya hazırlanmak için kolları sıvadı. ChatGPT'nin de hız kesmeden geliştirilmesi şiketin daha çok kar elde etmesi için bir strateji olarak belirlendi. OpenAI, Ocak'ta Microsoft'tan milyarlarca dolar yatırım aldı. ChatGPT, şimdilik ücretsiz hizmet veriyor.
Aslında ChatGPT'nin GPT'si sistemin nasıl çalıştığına dair işaretler taşıyor. GPT, 'Generative Pre-trained Transformer'ın kısaltması. Onu da Türkçeye 'Üretken Önceden Eğitilmiş Dönüştürücü' olarak çevirmek mümkün. Dönüştürücüler, uzun vadeli modeller için algoritmalar konusunda uzmanlaşmış teknolojiler. Yani, bir dönüştürücü, sadece cümle içindeki bir sonraki kelimeyi değil, bir makalede sonraki paragraflarda yer alabilecek cümleleri dahi öngörebilme yeteneğine sahip. Bu da uzun süre sohbet edebilmesini sağlıyor.
Dönüştürücü, büyük miktarda veri gerektirdiği için iki aşamada eğitiliyor: İlk olarak, büyük hacimlerde toplaması daha kolay olan genel veriler üzerinde önceden eğitiliyor ve özel olarak yapması gereken belirli görev için uygun veriler üzerinde ince ayar yapılıyor. ChatGPT, dilin kurallarını ve yapısını öğrenmek için online metinlerin geniş bir havuzunda önceden eğitildi ve bir sohbetin özelliklerini öğrenmek için de diyalog transkriptleri üzerinde ince ayar yapıldı. Peki bu tür sistemlerin hiç handikabı yok mu? Tabii var; neticede bahse konu sistemler, ulaşabildikleri verileri yansıtıyorlar. Bu da beslendikleri verilerin, sistemlerin çok etkili ya da başarısız olmasına yol açabiliyor.
Genelde yöneticiler, mühendisler, iş arayanlar ve öğrenciler, e-postaları taslak haline getirme, yazılım kodu oluşturma, özgeçmiş hazırlama ve makale yazma gibi işlerini hızlandırmak için ChatGPT'yi kullanıyor. Bazı okullar ise kopya çekilmesini önlemek için ChatGPT'ye erişimi engelledi.
Birçok yeni otomasyon teknolojisi dalgası gibi ChatGPT'nin de çalışma hayatının geleceğine etki edeceği kanaati hakim. OpenAI, çalışanların yüzde 80'inin ChatGPT'nin işlerini etkilediğini söylediğini açıkladı.
Öte yandan bu konuda OpenAI, Open Research ve Pennsylvania Üniversitesi tarafından hazırlanan bir araştırmada, uzmanlara ve yapay zekaya hangi iş alanlarının teknolojiden etkilendiği soruldu ve taraflardan farklı cevaplar geldi. ChatGPT 86, uzmanlar ise 15 iş alanının teknolojiden direkt etkilendiğini söyledi. Araştırmada, direkt etkilenme ise, “işleri tamamlama konusunda belirli bir zaman kazandırma” olarak tanımlandı. Matematikçiler gibi sayısal işler yapanlar, yazarlar ve tasarımcılar teknolojiden direkt etkilenen iş grupları arasında yer alıyor.