Turunçgil Uzun Antenli Teke Böceği, halk arasında "Drakula" olarak bilinmektedir. Yapılan çalışmalar sonucunda bu zararlı böceğin popülasyonunun belli oranda denge altına alındığı ancak tamamen yok edilemediği belirtilmiştir. Özellikle Trabzon'un Maçka ilçesinde yaklaşık 3 bin 700 dekar alan etkilenmiş ve fındık ağaçlarında zarara neden olan bu böcekle mücadele çalışmaları yürütülmektedir. Karadeniz Teknik Üniversitesi'nden Doç. Dr. Kadir Alperen Coşkuner, Turunçgil Uzun Antenli Teke Böceği üzerinde çalışmalar yaptıklarını ve böceğin yayılışının devam ettiğini ancak belli bir dengeye ulaştığını ifade etmiştir. Ancak böceği tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir.
Bu zararlı böceğin ilk kez 2014 yılında İstanbul'da tespit edildiği bilgisini paylaşan Coşkuner, böceğin Uzakdoğu kökenli bir tür olduğunu ve özellikle fidanların taşınmasıyla yayıldığını belirtmiştir. Trabzon'da ilk olarak Atasu Barajı yakınındaki bir fidanlıkta tespit edildikten sonra çevredeki fındık alanlarında yayılım göstermiştir.
Coşkuner, böcekle mücadelede özellikle eradikasyon çalışmalarının önemli olduğunu vurgulamıştır. Kimyasal mücadele ile sadece böceğin ergin hallerine karşı mücadele edilebileceğini, ancak larvalarının daha fazla zarar verdiğini belirtmiştir. Bu nedenle söküm işlemleri ve eradikasyon çalışmalarının etkili olduğunu ve fındık alanlarında bu yöntemlerin uygulandığını ifade etmiştir.
Turunçgil Uzun Antenli Teke Böceğinin yaklaşık 180 farklı bitki türüne zarar verebilecek potansiyele sahip olduğunu belirten Coşkuner, böceğin fındıkta yayılışının devam ettiğini ancak doğal orman ağaçlarında da zarar oluşturma potansiyeli olduğunu ifade etmiştir. Bu nedenle böceğin sürekli olarak kontrol altında tutulması ve görüldüğü yerlerde ihbar edilmesinin önemli olduğunu belirtmiştir.
Coşkuner, fındık hasadının başlayacağı Ağustos ayında özellikle böceklerin tarım alanlarında görülmesi durumunda ilgili kurumlara bilgilendirme yapılması gerektiğini de vurgulamıştır. Ayrıca, fındık ağaçlarının sökülerek odun olarak kullanılmasının tehlikeli olduğunu ve böcek larvalarının bu şekilde aktif kalmaya devam edebileceğini belirtmiştir. Mücadele için çıkan ağaçların yongalanıp talaş haline getirildikten sonra yakılması gerektiğini ifade etmiştir.
