Medikal estetik ve estetik cerrahi prosedürler daha iyi bir görünüme sahip olmak isteyen kadınlar ve erkekler için etkili çözümlerdir. Bunun sonucunda Kadıköy botoks ve Bağdat caddesi lipoliz prosedürlerinin sıklıkla uygulandığı yerler arasında sayılabilir. Uzman Dr. Şafak Göktaş lipoliz ve botoks başta olmak üzere tüm prosedürlerde en doğal ve etkili sonuçları elde etme konusundaki başarılarıyla dikkat çekmektedir. Siz de hayallerinizdeki görünüme kavuşmanıza katkıda bulunacak prosedürler için Uzman Dr. Şafak Göktaş ile iletişime geçebilirsiniz.
Bölgesel yağlanmanın giderilmesindeki etkisi nedeniyle lipoliz son zamanların en sık tercih edilen bölgesel zayıflama yöntemleri arasında yer alır. Düzensiz beslenme alışkanlıklarına sahip olmak fazla kiloların önemli bir sorun haline gelmesini sağlayan etkenlerdendir. Fazla kilonun nedeni bazı durumlarda yanlış beslenme alışkanlıkları olmasına karşın bazı durumlarda genetik etkenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bu tür durumlarda ideal kilosunda ya da ideal kilosuna yakın olan kişilerde bölgesel inatçı yağlanmalar ortaya çıkabilir. Lipoliz bölgesel yağ birikintilerinin giderilmesindeki etkisi nedeniyle yaygın olarak uygulanmaktadır.
Lipoliz cerrahi bir prosedür içermediğinden uygulama ve sonrasındaki konforu ile ön plana çıkar. Lipoliz enjeksiyonunun yapıldığı bölgede ve çevresinde bulunan yağ hücreleri kimyasal olarak azaltılır. Deoksikolik asit adıyla da bilinen kimyasalın etkisiyle bölgedeki yağ hücrelerinin çözünmesi sağlanır. Bu sayede uygulama bölgesindeki yağ hücreleri normal boyuta getirilebilir veya tamamen yok edilebilir. Lipoliz etkili bir bölgesel zayıflama prosedürü olarak uygulama bölgesindeki yağ birikintilerinin kolayca giderilmesini sağlar.
Yalnızca vücuttaki dirençli yağ birikintilerinin giderilmesi amacıyla değil tansiyon ve kolesterol gibi sorulara yönelik olarak da uygulanabilen deoksilolik asit etkili ve güvenli bir maddedir.
Lipoliz prosedürüne ilişkin planlama kişi özelinde yapılır. Bu nedenle uygulanacak seans sayısı ve sıklığı kişi özelinde değişebilir. Genellikle 2 ila 4 hafta aralıklarla lipoliz seanslarının uygulanması tercih edilse de uzun süreli ve ölçülebilir bir başarının elde edilebilmesi için 4 ila 8 seans uygulama yapılması gerekebilir.
Genellikle kol, üst uyluk, karın ve yüz bölgelerine uygulanan lipoliz tedavisinin selülit sorununun giderilmesi ve kalça bölgesinin şekillendirilmesinin sağlanması amacıyla uygulanması da mümkün olabilmektedir.
Lipoliz enjeksiyonu yapılan bölgede enjeksiyon sonrası hafif şişlik ya da morluk görülmesi olağan bir durumdur. Bu tür durumlar genellikle birkaç gün içerisinde kendiliğinden düzelir. Lipoliz sıklıkla uygulanan bir bölgesel zayıflama prosedürü olarak etkili sonuçlar alınmasını sağlasa da konjestif kalp yetmezliği, böbrek, karaciğer, şeker hastalığı, obezite sorunu bulunan, düzenli olarak alkol alan, hamilelik ya da emzirme döneminde bulunan kişilere lipoliz yapılamaz.
Soya fasulyesinden elde edilen aktif bir madde olan fosfatidilkolinin giderilmek istenilen inatçı yağ birikintilerinin bulunduğu bölgeye enjekte edilmesiyle lipoliz uygulaması gerçekleştirilir. Buna bağlı olarak vücut fetal hücreleri doğal olarak yok ederek uzaklaştırır. Böylece yağ birikintilerinin azalması veya tamamen giderilmesi mümkün olur.
Botoks alanında uzman ve deneyimli doktorlar tarafından hasta özelinde planlanarak doğru tekniklerle uygulandığında tamamen güvenli bir prosedürdür. Gergin ve pürüzsüz bir görünüm elde etmek isteyen kişiler tarafından sıklıkla tercih edilir. Bunun nedeni botoksun yüzün bazı bölgelerinde çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan ince çizgilerin ve kırışıklıkların giderilmesinde etkili bir prosedür olmasıdır. Ayrıca cerrahi prosedürler ve anestezi konusunda kararsızlığı bulunan kişiler botoks prosedürüyle konforlu ve hızlı bir şekilde sıkı ve gergin yüz hatlarına sahip olma imkanını elde edebilirler.
Botoks enjeksiyonuyla yüzdeki kırışıklıklar giderilebileceği gibi sıkı, pürüzsüz ve gergin bir cilde kavuşulabilmektedir. Botoks enjeksiyonu yapılacak kişilerin sağlık durumunda uygulamaya engel bir sorun olmaması şartı aranır. Hamilelere, emzirme dönemindeki kadınlara, sinir ve kas hastalığı olanlara botoks yapılamaz.
Yaş almanın ve birçok farklı faktörün etkisiyle zaman içerisinde yüzde belirgin çizgiler meydana gelmesi olasıdır. Bu tür çizgiler ve kırışıklıklar başta alın ve kaş arası, dudak bölgesi ve göz kenarında olmak üzere farklı bölgelerde ortaya çıkabilir.
Botoks enjeksiyonunun uygulanacağı alan sterilize edilerek lokal anestezik kremle uyuşturulur. Hastanın ihtiyaçlarına göre belirlenen dozlar kullanılarak uygulama bölgesinin belirli noktalarına ince uçlu iğnelerle botoks enjeksiyonu yapılır. Botoks enjeksiyonu sırasında acı ya da ağrı hissedilmez.
Botoks, enjeksiyon yapıldıktan sonraki 48 ila 72 saat içerisinde etki etmeye başlar. Etkinin en üst noktaya ulaşması genellikle 7 ila 10 gün arasına denk gelir. Botoks enjeksiyonunun kalıcılığı genellikle 4 ila 6 ay kadar sürmekle birlikte bu süre kişi özelinde değişiklik gösterebilir. Ancak botoks enjeksiyonunun düzenli olarak tekrarlanması halinde botoks enjeksiyonunun etki süresi uzayacaktır. Bunun sonucunda botoks uygulamasının daha uzun aralıklarla yapılması yeterli olacaktır.
Botoks enjeksiyonu sırasında kullanılan Botulinum toksini zehirli bir madde olmakla birlikte doğru yöntemlerle uygulaması yapılması halinde olumsuz bir yan etkiyle karşılaşılması söz konusu değildir. Bu noktada uygulamayı gerçekleştirecek doktorun uzmanlığının ve deneyiminin ne kadar önem kazandığı görülebilmektedir.