Rusya'daki olayların Türkiye ve KKTC'nin tanınması için önemli bir fırsat doğurduğunu ifade eden Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Ünal, Wagner lideri Prigojin için "Gerçekten delirmiş veya güç zehirlenmesi yaşıyor olabilir" dedi. Rusya'daki iç kargaşa sonrası sürecin nasıl şekilleneceği merak edilirken, Maltepe Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Ünal, Türkiye ve KKTC'nin tanınması için önemli bir fırsat doğduğunu belirtti. Prof. Dr. Ünal, "Wagner lideri Prigojin'in 1.5 milyonluk Rus Ordusu'nu aşıp Moskova'da Putin'i devireceği" söylentilerini ise internet uydurması olarak nitelendirdi ve son krizin KKTC'nin Rusya tarafından tanınması için bir fırsat yarattığını vurguladı.
Prof. Dr. Ünal, "Rus askeri gücü karşısında Wagner'in başarı şansı yok" ifadesini kullanarak, son gelişmeler ışığında şunları söyledi:
"Rus Ordusu içinde isyan beklentisi olanlar varsa, bunun pek mümkün olmadığını belirtmek isterim. Faraziyeler üzerinden konuşmak ancak spekülasyon olur. Wagner'in başlattığı isyan girişimi sınırlı kalır ve isyan elebaşları ağır ceza alır veya kendi içlerinde infaza kurban giderler."
"Bazıları sürekli olarak Rusya'nın Kiev'i ele geçiremediğini ve sahada başarısız olduğunu söylüyor. Ancak Ruslar'ın böyle bir stratejisi olduğunu düşünmüyorum. Rusya Ukrayna'yı savaşta tutarak gücünü ve enerjisini tamamen çökertmek istiyor. Sahada Ukrayna'nın kaybı Ruslar'a göre 10 kat fazla. Rus stratejisi tamamen Ukrayna Ordusu'nu yok etmek üzerine kurulu."
"Rusya'da kaos büyürse bize gelen turist sayısı düşebilir. Ancak böyle bir ihtimali görmüyorum. ABD istihbaratının Rus istihbaratını aşıp Wagner'i isyana teşvik etmesi çok zor. Prigojin gerçekten delirmiş veya güç zehirlenmesi yaşıyor olabilir. Bu kez Rusya'nın KKTC'yi tanıma ihtimali var."
"Rusya Türkiye seçimlerini yakından takip ediyor. Türkiye, Ruslar için çok kritik bir ülke. Artık KKTC'nin tanınması için yeterli sebepler mevcut. Türkiye'deki sığınmacıların geri gönderilmesi, Adana Mutabakatı çerçevesinde teröre karşı ortak mücadele ve Türkiye'nin kontrolündeki toprakların Suriye'nin egemenliğine devredilmesi durumunda hem Rusya hem de Suriye KKTC'yi tanır. Wagner isyanı sonrasında KKTC konusu kesinlikle masaya yatırılmalı, Rusya bu kez KKTC'yi tanıyabilir."
"Ruslar'a sürekli olarak Kıbrıs politikalarının yanlış olduğunu aktarıyorum. Hem ABD hem de Rusya adada tek devletli bir modelden yana. Tek devlet modeli Türkiye ve Rusya açısından büyük stratejik yıkım olur. KKTC'nin Rusya tarafından tanınmasının 2 ülke açısından hayati önemde olduğu iyice anlatılmalı. Rusya ile Suriye konusunda anlaşırsak, KKTC'nin bu iki ülke tarafından tanınmasını sağlamış oluruz. İlk etapta Rusya, KKTC'ye direkt uçuşlar başlatır ve diplomatik statüde ticaret ofisi açar. Rusya aynı zamanda KKTC'yi tanımak isteyen diğer devletlere baskı politikasından vazgeçer."
"Türkiye, ne olursa olsun 'Yavru Vatan'da bulunmak zorundadır. Bu, varlığımız için şarttır. Ada ve çevresinin stratejik değeri yanı sıra soydaşlarımız adada yaşamaktadır. Mevcut konjonktürde tek devlet modeli sorunlara çözüm olmadığı ve Rumlarla yetki paylaşımı veya eşit federasyon kurulamayacağı anlaşılmıştır."
"Kıbrıs'ta İngiltere önemli bir ülke. İngilizlere 'Gelin, siz tanıyın. Önceliğiniz olsun ya da Ruslar tanırsa öncelik onların' diyebilme şansımız var. Rusya ile diplomatik görüşmelere başlamamız gerekiyor. Türkiye'nin eli, Wagner paralı askerleriyle yaşanan kriz sırasında güçlendi."
"Şu aşamada KKTC'nin Türkiye'nin bir parçası olmasını talep etmek başka bir tartışmaya yol açar. Mevcut konjonktürde böyle bir gelişme mümkün görünmüyor. Zaten NATO ve AB ile ilişkiler gergin. Bir de böyle bir yaklaşım büyük bir krize neden olabilir. Bu noktada üzerinde durmamız gereken KKTC'nin Rusya tarafından tanınmasıdır."