Bilimsel açıdan, dünya ve evrenin kökeni üzerine birçok araştırma ve teori bulunmaktadır. En yaygın kabul gören teori, Büyük Patlama (Big Bang) teorisidir. Bu teoriye göre, evren yaklaşık 13,8 milyar yıl önce, tek bir noktadan patlayarak genişlemeye başladı.
Büyük Patlama'yla birlikte evren, çok yoğun ve sıcak bir noktadan başlayarak genişledi. Genişleme süreciyle birlikte, madde, enerji ve uzay-zamanın oluşumu gerçekleşti. Bu süreçte atomlar, yıldızlar, galaksiler ve diğer evrensel yapılar oluşmaya başladı.
Dünya'nın kökenine gelindiğinde ise, yaklaşık 4,5 milyar yıl önce Güneş Sistemi'nin bir parçası olarak oluştuğu düşünülmektedir. Güneş Sistemi, bir moleküler bulutun gravitasyonel çökmesiyle meydana gelmiştir. Bu çökme sonucunda, Güneş merkezde oluşmuş ve etrafında dönen gezegenler, uydular ve diğer gök cisimleri oluşmuştur.
Dünya'nın ilk hali, yoğun ve volkanik bir gezegen olarak bilinir. Zamanla, soğuyan magma ve atmosferdeki gazlar, yüzeyde su ve diğer bileşiklerin birikmesine neden oldu. Bu süreçte, Dünya'nın yüzeyindeki okyanuslar, atmosfer, volkanlar ve kıtalar gibi yapılar oluştu.
Dünya'nın erken tarihinde, yoğun volkanik aktivite, meteor çarpmaları ve diğer doğal süreçler, gezegenin şeklini ve bileşimini şekillendirdi. Ayrıca, canlı yaşamın kökeniyle ilgili olarak da "abiyojenez" adı verilen bir süreç öne sürülmektedir. Abiyojenez teorilerine göre, basit organik bileşiklerin kimyasal reaksiyonlarla kompleks moleküller ve daha sonra ilk hücrelerin oluşumu gerçekleşmiştir.
Bu bilimsel açıklama, evrenin ve Dünya'nın kökenine ilişkin genel bir özet sunmaktadır. Ancak, her kültür ve inanç sistemi kendi mitolojik veya dini açıklamalarına sahip olabilir ve bu açıklamalar farklılık gösterebilir.
HABER: DOĞANCAN İLEK