Temelde, iki veya daha fazla taraf arasındaki anlaşmazlığı şiddet kullanarak çözme eylemidir. Savaşlar, toprak, kaynaklar, ideoloji ya da diğer nedenlerle patlak verebilir. Genellikle büyük zararlara, ölümlere ve insanlık dramına yol açar.
Savaşın tarihi çok eski olup, antik çağlardan günümüze kadar uzanır. Teknolojik gelişmeler, savaşların yıkıcılığını artırmış ve modern savaşlar öncekilerden çok daha ölümcül hale gelmiştir.
Savaşların sonucunda politik, ekonomik ve sosyal değişiklikler meydana gelebilir. Pek çok uluslararası organizasyon, savaşların önlenmesi ve barışın teşvik edilmesi amacıyla kurulmuştur. Ancak savaşlar hala dünya üzerinde devam etmekte ve insanlık için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Barışı korumak ve savaşları önlemek, insanlığın ortak sorumluluğudur.
Savaş Kuralları Nelerdir?
Savaş kuralları, uluslararası hukukun bir parçası olarak, silahlı çatışmaların yürütülme biçimini düzenleyen kritik bir konsepttir. Bu kurallar, savaşın insanlık dışı uygulamalarını engellemeyi amaçlar ve sivillerin korunmasını öne çıkarır.
AskeriHedef İlkesi: Savaş kurallarına göre, askeri operasyonlar sadece askeri hedeflere yönlendirilmelidir. Sivil nüfus ve sivil altyapı korunmalıdır.
Orantılılık İlkesi: Saldırılar, beklenen askeri yararla sivil zararı dengede tutmalıdır. Sivillere zarar vermek kesinlikle hukuka göre yasaktır.
İnsani Tedbirler: Savaşta taraflar, yaralılara ve esirlere insancıl muamele yapmalıdır.
Saldırıların Dikkatli Yapılması: Askeri harekatlar, sivillerle askerleri ayırmalıdır. Sivil nüfusun hedef alınması suçtur. Bilerek sivil insanları hedef alan ülke ileri ki dönemde büyük zorluklar içinde kalır.
Kimyasal ve Biyolojik Silahların Yasaklanması: Kimyasal ve biyolojik silahların kullanımı, uluslararası anlaşmalarla yasaklanmıştır. Özellikle son günlerde İsrail tarafından kullanılan fosfor bombası uluslararası hukuka göre yasaktır.
Savaşın Sonlandırılması: Savaşın sonunda ateşkes ve barış görüşmeleri için gerekli adımlar atılmalıdır.
Savaş kuralları, sivillerin korunmasını ve insanlık onurunun muhafaza edilmesini amaçlar. Bu kurallara uymak, uluslararası toplumun barış ve güvenliği için hayati öneme sahiptir.
Savaş Sırasından Hedef Alınmaması Gereken Yerler Nerelerdir?
Savaş sırasında hedef alınmaması gereken yerler, uluslararası hukukun temel ilkelerine dayanmaktadır. Savaş sırasında sivil halkın korunması büyük bir önem taşır ve bu nedenle belirli bölgeler hedef alınmamalıdır. İşte bu yerler:
Hastaneler ve Sağlık Tesisleri: Uluslararası hukuka göre, hastaneler ve sağlık tesisleri savaşın hedefi olmamalıdır. Bu yerler sivil hastaların tedavi edilmesi için kullanılır. Bu yüzden de koruma altında tutulmalıdır.
Okullar ve Eğitim Kurumları: Çocukların eğitimi önemlidir ve okullar savaşın hedefi olmamalıdır. Eğitim kurumları sivil amaçlar için kullanılır.
İbadet Yerleri: Camiler, kiliseler, sinagoglar ve diğer ibadet yerleri savaşın hedefi olmamalıdır. Din özgürlüğüne saygı gösterilmelidir.
Sivil Konutlar: Sivil konutlar, savaşın hedefi olmamalıdır. Sivillerin güvende olması gerekir.
Su ve Elektrik Altyapısı: Su ve elektrik altyapısı, temel insani ihtiyaçları karşılar. Bu nedenle bu tesislerin korunması önemlidir.
Sivil İşbirliği veYardım Kuruluşları: Savaş sırasında yardım kuruluşlarına ve sivil işbirliği faaliyetlerine saygı göstermek, insani yardımın sürekli olmasını sağlar.
KültürelMiras: Tarihi ve kültürel mirasın korunması, savaş sırasında da önemlidir. Tarihi eserler, kültürel kimliği yansıtır ve tüm insanlığın ortak mirasıdır.
Doğal Kaynaklar: Savaş sırasında doğal çevre ve su kaynakları korunmalıdır. Çevrenin zarar görmesi, gelecek nesiller için sorunlara yol açabilir.
Savaş sırasında bu yerlerin hedef alınmaması, uluslararası hukukun temel bir ilkesidir. Savaşın fiziksel ve psikolojik etkilerini sivil halk üzerinde en aza indirme amacını taşır.
