Sovyetler Birliği, 1922 yılında kurulmuş olan bir federal sosyalist cumhuriyettir. Birçok Sovyet Cumhuriyeti'nden (Rusya, Ukrayna, Belarus, Özbekistan, Kazakistan, vb.) oluşuyordu. Sovyetler Birliği'nin temel ideolojisi, komünizm ve Marksizm-Leninizm felsefeleriydi. Bu ideolojiye göre, devletin kontrolü altında olan ekonomi, zenginleştirmek için değil, tüm topluma hizmet etmek için kullanılmalıydı.
Sovyetler Birliği'nin ekonomisi, devletin merkezi planlama sistemiyle yönetiliyordu. Üretim hedefleri, beş yıllık planlar olarak adlandırılan dönemler için belirlenir ve her sektör için bir bütçe ayrılırdı. Ancak, üretim planlamasında yaşanan sorunlar nedeniyle, planlara uygun üretim sağlamakta zorlanılırdı. Bu nedenle, bazı ürünler ve hizmetler sürekli olarak kıt olurdu.
Sovyetler Birliği'nin siyasi sistemi, tek parti devleti olarak adlandırılırdı. Komünist Parti'nin tek lideri, genel sekreterdi. Bu lider, tüm ülkeyi yönetir ve parti üyeleri arasından seçilirdi. Parti üyeleri, tüm siyasi kararların alınmasında rol oynarlardı. Ancak, muhalefet partileri ve özgür seçimler olmadığı için, insanların siyasi görüşlerini ifade etmeleri sınırlıydı. Ayrıca, devlet, sansür uygulayarak medyayı kontrol altında tutar ve insan hakları ihlalleri yaygındı.
Sovyetler Birliği'nde, toplumun farklı kesimlerinde yaşayan insanlar arasında eşitlik ve kardeşlik kavramları önemsenirdi. Ancak, gerçekte, farklı uluslardan insanlar arasında gerilimler ve ayrımcılık yaşanırdı. Özellikle, Ruslar, diğer uluslardan insanlar üzerinde üstünlük hissi uyandırırdı. Ayrıca, Sovyetler Birliği'nde yaşayan insanların yaşam standartları oldukça düşüktü. Yetersiz beslenme, barınma sorunları ve işsizlik yaygındı. Yoksulluk, tüm Sovyetler Birliği'nin bir gerçeği olarak kabul edilirdi.
Sonuç olarak, Sovyetler Birliği dönemi, tüm ekonominin ve siyasi sistemin devlet kontrolünde olduğu, baskıcı bir ortamda yaşanan ve insanların yoksullukla mücadele etmek zorunda kaldığı bir dönemdi.