Tarih: 11.08.2022 13:51

Sevmek, sevilmek gibi tüm güzel duygulardan yoksun bırakan bir rahatsızlık olan "Depersonalizasyon bozukluğu" hakkındaki acı gerçekler...

Facebook Twitter Linked-in

Şu an yaşadığımız dünyada, ruhsal anlamda sağlıklı insanlarla karşılaşmak neredeyse imkansızdır. Obsesif kompülsif bozukluk, bipolar, şizofreni gibi pek çok rahatsızlığın adını sıkça duyarız. Fakat en az bunlar kadar tehlikeli bir rahatsızlık daha var. O da depersonalizasyon bozukluğu.                                                                    

"Kişiliksizleşme" ve "Gerçekdışılaşma" olarak da adlandırılan Depersonalizasyon Bozukluğu, kişinin kendi bedenini dışarıdan izliyormuş gibi bir hisse kapılması, kendine yabancılaşması anlamlarına gelmektedir. Bir nevi gerçeklik algısının yitirildiği bu rahatsızlığın teşhisi oldukça zordur.

Bu rahatsızlık, çoğunlukla ölümcül bir hastalık geçirenler, çok yakın birini kaybederek büyük bir acı yaşayanlar ya da travmatik hastalıklar yaşayan insanlarda görülür. Dünyada her 100 kişiden 1'inde görüldüğü düşünülür.

Depersonalizasyon bozukluğu yaşayan kişiler, kendilerini bir rüya içerisindeymiş gibi hissederler, yaşadıkları şeylerin gerçek olmadığını düşünürler. Hiçbir şey göründüğü gibi değildir.

Depersonalizasyon bozukluğu yaşayan bir hasta hastalığı şu şekilde anlatmaktadır: “Çok değer verdiğiniz ilişkileriniz, ana kalitelilerini kaybediyor. Ailenizi sevdiğinizi biliyorsunuz ama bunu normal bir şekilde hissetmek yerine teoride biliyorsunuz”

Bu bozukluğu yaşayan kişiler, duyguların varlığını biliyor ya da inanıyor olsalar da onlar için sadece var olmalarından öteye gitmiyor. O hisse tam anlamıyla kapılamıyorlar. Yani duyguları hissedemiyorlar.

Bozukluğu yaşayan kişilerden bazıları bedenlerini terk ettiklerini hissediyor. Bazıları için sadece birkaç dakika sürüyor bazıları ise yıllarca bu his ile yaşıyorlar.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —