Tarih: 06.05.2023 13:17

Cinsellik Nedir? Güvenli Cinsellik Kavramı Neleri İçerir?

Facebook Twitter Linked-in

Cinsellik; biyolojik, psikolojik, kültürel, sosyal alanlar gibi birçok boyutları olan bir bütündür. İnsan cinsel davranışı, biyolojik ve deneyimsel etkilerin bir ürünüdür. Bireylerin sağlıklı bir cinsel yaşam sürdürmesinde bu biyolojik, psikolojik ve sosyokültürel ögelerin her üçü de önemli rol oynamaktadır.

Çağdaş cinsellik anlayışında; cinselliğin tüm insanlara özgü olduğu, yaşamın doğal ve sağlıklı bir parçası olduğu kabul edilmektedir. İnsanlar cinselliklerini değişik yollarla ifade edip yaşayabilirler ve çoğulcu toplumlarda cinsellikle ilgili değer ve inanış farklılıklarına saygı duyulmalı ve kabul edilmelidir. Cinsel yaşam; karşılıklı güven, bağlılık, doğruluk ve saygı üzerine temellendirilmelidir; zorlama ve sömürüden uzak olmalıdır. Cinsel yaşam özdenetim ve sorumluluk gerektirir. Birey cinsel yaşamı ile ilgili kararlarının sorumluluğunu üstlenmelidir. Cinsel davranışlara olması gerekenden erken yaşta başlamak riskleri beraberinde getirir. Bu nedenle gençlerin sağlık hizmeti sunan kuruluşlar tarafından bilgilendirilmeye gereksinimleri vardır.

Cinsellik ilk önce kişinin kendini ve kendi bedenini tanıması ile başlar. Hiç kimse hoşlanmadığı bir cinsel davranışı yaşamak ya da sürdürmek zorunda değildir. Her iki tarafın da istek, onay ve rızası ile gerçekleştirilmelidir. İstenmeyen gebelik ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar hakkında kaygı duymak cinsel hazzı engelleyebilir. Çiftler bu konuda önceden konuşmalı ve gereken önlemleri almalıdır. Cinselliğe ilişkin toplumsal değerler ve mitler birlikte konuşarak aşılmalıdır. Paylaşım ve kendini ifade etme çift için en uygun ve ortak cinsel davranışı keşfetmelerine yardımcı olacaktır.

Konu ile ilgili Cinsel Haklar Bildirgesi’ne Türk Psikiyatri Derneği’nin aşağıdaki linkte yer alan yazısından ulaşabilirsiniz:

https://psikiyatri.org.tr/halka-yonelik/39/cinsel-haklar-bildirgesi

Sağlıklı Bir Cinsel Yaşam Nedir? Nelere Dikkat Edilmelidir?

Sağlıklı bir cinsel yaşam, eşler arasında uyum ve doyumun yaşandığı, bedensel ve ruhsal sağlığın önemsendiği, iletişime açık ve karşılıklı saygıya dayanan bir süreci tanımlar. Eşlerin birbirleri ile ilgili beklentilerini bilmeleri, baskıcı davranmamaları, birbirlerinin düşünce ve isteklerine saygı duymaları gerekir. Çiftlerin birbirleri ile iletişim kurmaları ve istenmeyen gebelik ve cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı da önlem almaları gerekir.

Cinsel Birleşme Korkusunun Nedenleri Nelerdir Ve Nasıl Engellenebilir?

Cinsel birleşme korkusunun altında yatan temel neden cinselliğe dair yanlış inanışlardır. Bunun dışında cinsel travma (taciz, tecavüz, ensest gibi) veya erken yaşta, kişinin hazır olmadan yaşadığı kötü ve istenmeyen deneyimler de bu korkuya neden olabilir.

Erkeklerde cinsel birleşme korkusunun altında çoğu zaman başarısız olma korkusu olabilir. Burada akılda tutulması gereken en önemli nokta, cinselliğin bir başarı ölçütü olmadığı ve keyifli bir deneyim olduğunun unutulmaması gerektiğidir.

Cinsel ilişki korkusunu engellemenin en iyi yolu doğru bilgilendirmedir. Bilimsel yayınlardan veya uzman kişilerden alınan bilgiler en doğru bilgilerdir. Cinsel birleşme korkusunun çözümü için gerekirse alanında yetkin kişilerden (psikiyatri uzman hekimleri veya psikologlardan) danışmanlık hizmeti alınabilir.

Cinsel Sorunlar Ve Nedenleri Nelerdir? Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Yapılan çalışmalarda; yaklaşık olarak her 3 kişiden 1’ inin yaşamının herhangi bir döneminde en az bir cinsel işlev bozukluğu yaşadığı gösterilmiştir.  Cinsel sorunların nedenleri arasında; cinsel konular ile ilgili bilgisizlik ve eğitimsizlik, tabular, önyargılar ve yanlış inanışlar, stresli yaşam, çift ilişkisinde sorunlar, psikolojik sorunlar, ilaçlar, hormonal değişimler ve hastalıklar, toplumun cinselliğe yaklaşımı gibi birçok neden sayılabilir.

Cinsel sorunların çözümü sorunun türüne ve altta yatan nedene göre değişebilir. Bazı durumlarda bilgilendirme, sorun çözme becerileri ve danışmanlık hizmetleri yeterli olabilirken bazı durumlarda yapılandırılmış cinsel terapi, çift terapisi veya bazen her ikisi birden gerekebilir. Özel durumlarda ilaç tedavilerinden de yararlanılabilir.

Cinsel terapi ve danışmanlık hizmetleri bir terapist tarafından (psikiyatri uzmanı veya psikolog) yapılmalıdır. Bu konuda yeterli eğitimi almamış, tecrübeli olmayan veya terapist olmayan kişiler tarafından yapılan müdahalelerin sorunu çözmek yerine sorunu daha da artırabileceği unutulmamalıdır.

Masturbasyon Nedir? Masturbasyon Yapmak Hastalık Mıdır?

Mastürbasyon, kişinin görsel ve/veya işitsel, düşünsel veya fiziksel yöntemler kullanarak kendi kendini tatmin etmesidir. Doyum odaklı bir cinsel eylemdir ve her yaşta yapılabilir. Mastürbasyonun genç ve evlenmemiş erkeklere özgü olduğu bir yanlış inanıştır. Partneri olan bir bireyin mastürbasyon yapması veya partnerlerin her ikisinin de onayı olduğu sürece birbirlerini mastürbasyon yöntemleriyle uyarmaları da nadir bir eylem değildir ve doğal kabul edilebilir.

Mastürbasyonun fiziksel ve ruhsal herhangi bir zararlı etkisi yoktur. Ancak bireyin mastürbasyonu günlük aktivitelerini engelleyen bir hal almışsa veya mastürbasyon giderek yetersiz bir doyum biçimi halini alıyorsa kişinin bir ruh sağlığı uzmanına başvurması gerekir.

Cinsel Sıklık Uyumsuzluğu Bir Cinsel Bozukluk Mudur?

Hayır, bir cinsel bozukluk değildir, ancak bazı durumlarda cinsel yaşamda bir sorun haline gelebilir. Çiftler cinsellikle ilgili beklentilerini ve isteklerini paylaşmalıdır. Eğer bu durum çiftte veya partnerlerden birinde sıkıntıya sebep oluyorsa cinsel danışmanlık veya cinsel terapi gerekebilir.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —