meritking kingroyal Deneme Bonusu Veren Siteler deneme bonusu veren siteler 2024 deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler casino siteleri casino siteleri 2024 deneme bonusu veren siteler casino siteleri deneme bonusu veren siteler denemebonusuverensiteler.best deneme bonusu veren siteler casino siteleri deneme bonusu veren siteler casino siteleri 2023 instagram takipçi satın al slot siteleri bonus veren siteler yeni casino siteleri yeni casino siteleri deneme bonusu veren siteler kazandıran bahis siteleri 30tl bonus veren siteler casinositeleri.best hoş geldin bonusu veren siteler bonus veren siteler rokubet giriş casino siteleri parmabet grandpashabet slot oyun siteleri canlı casino siteleri slot siteleri casino siteleri deneme bonusu veren siteler bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler bahis siteleri deneme bonusu veren siteler vbet deneme bonusu deneme bonusu veren siteler takip.org deneme bonusu veren siteler Tarafbet Onwin deneme bonusu

İktisatçı Prof. Dr. Murat Birdal: Ekonomide halkı daha da zorlayacak yeni bir sürece giriyoruz

İktisatçı Prof. Dr. Murat Birdal: Ekonomide halkı daha da zorlayacak yeni bir sürece giriyoruz

Faiz kararını değerlendiren İktisatçı Prof. Dr. Murat Birdal, "Borçların ödenemediği, işsizliğin artacağı yeni bir süreç yaşanacak. Ve bu süreç bir faiz kararıyla başlamadı" dedi.

İktisatçı Prof. Dr. Murat Birdal, Merkez Bankası kararına ilişkin değerlendirmede bulundu. Türkiye ekonomisinde yeni bir sürece girildiğini kaydeden Birdal, “Dolayısıyla görülmesi gereken çok şey var. Faiz burada sadece ufak bir unsurdur. Faiz artışıyla hiçbir şey yoluna girmeyecek. Borçların ödenemediği, işsizliğin artacağı yeni bir süreç yaşanacak. Ve bu süreç bir faiz kararıyla başlamadı” dedi.

Faiz artış kararının sonuçlarının orta-uzun vadede görüleceğini söyleyen Birdal, “Kısa vadede bunun pratik bir karşılığı olmayacak. Dolarda yeniden bir hareket göreceğiz gibi görünüyor. Onun ötesinde bir sürece giriyoruz. Bu, bir Merkez Bankası toplantısı sonrası ortaya çıkacak bir süreç değil. Aşama aşama yaşayacağız” dedi.

“Para piyasası sıkılaşıyor, faizler artıyor, tüketici kredilerinin ödenmesinde özellikle bireysel kredilerde sorunlar yaşanacak, ticari kredilerde sorunlar yaşanacak” diyen Birdal şu ifadeleri kullandı: “Ekonominin ciddi ölçüde baskılandığı bir sürece giriyoruz. Dolayısıyla borçların yönetiminde hanehalkı zorluklarla karşılaşacaktır. İstihdamda işsizliğin artması gibi bir problem karşımıza çıkacaktır. Ama öte yandan da seçimler var. İktidarın da ne kadar kararlılıkla bu politikaları uygulayabileceğini göreceğiz. Benim o yönde de ciddi şüphelerim var. Tahmin ediyorum ki seçime yaklaştığımız bir dönemde, bu yılın sonlarına doğru buradan geri adımlar gelecek.”

"BANKALARIN MALİYETİ ARTTI, TAHVİL ALIM PROGRAMI GÖRECEĞİZ"

“Hükümet faizde bir denge mi arıyor?” sorumuza Prof. Birdal şu yanıtı verdi: “Dile getirilen yüzde 40’lık faiz beklentilerini başından beri şaşkınlıkla karşılıyordum. Hem içeride piyasalar açısından çok ciddi sorunları var. Hem bankacılık sisteminde çok ciddi problemler yaratır. O kadar kolay bir şey değil. Bankaların elinde çok düşük faizli devlet tahvilleri var. Öte taraftan verdiği krediler var. Bunu finanse etmek için kısa vadeli borçlanıyor. Ne yapıyor? Mevduat topluyor. Ya da Merkez Bankasından borç alıyor. Bunun maliyetinin yükselmesi, öteki tarafta ise getirisinin faizinin sabit kalması durumunda bankaların çok ciddi baskıyla karşılaşacağı, zarara uğrayacağı bir tablo yaratıyor. Burada muhtemelen bir tahvil alım programı ile karşılaşacağız. Düşük faizli, uzun vadeli tahvilleri yüksek faize sahip tahviller ile değiştirecekler. Aksi takdirde önümüzdeki günlerde bir banka kurtarma operasyonu göreceğiz önümüzdeki günlerde. Bunlar yapılmadan önce, bankaların riski sınırlandırılmadan bu adımların atılması çok daha büyük bir yıkım yaratabilirdi. Dolayısıyla ben o beklentilerin dile getirilmesini garipsedim. Ancak şunu da anlayamıyorum. Neden Merkez Bankası daha önce piyasayı sözlü yönlendirmeye çalışmadı. Çünkü yüzde 40’a yakın beklenti piyasa ortalamasına dönüşmüştü.”

İktisatçı Prof. Dr. Murat Birdal şu değerlendirmelerde bulundu:

Politika faizinin yüzde 15 seviyesine çekilmesi başından beri dile getirdiğim beklentiydi. Ancak yabancı yatırım bankalarının tahminleri, piyasada bu beklentinin çok üzerinde oluşmasına neden oldu. Yüzde 40’lara varan politika faizi tahminleri dile getirilmeye başlanmıştı. Bu bir yandan Merkez Bankasının beklentileri ne kadar kötü yönettiğinin de bir göstergesi. Sonuç olarak yüzde 15 politika faizinin açıklanması piyasayı kısmen de olsa bir hayal kırıklığına uğrattı. Ve dolar tarafından güçlenme yarattı, dolar talebini tetikledi. Kararın hemen arkasından gördüğümüz manzara öncelikli olarak bu.

"ERDOĞAN EKONOMİDEN ELİNİ ÇEKMEDİ"

İkinci bir şey de şu: Bu karar sürecine giden yolda Merkez Bankasının tek başına etkili olmadığı, BDDK’nin aldığı bazı kararların da büyük ölçüde etkili olacağını vurgulamıştık. Burada BDDK’nin başına Şahap Kavcıoğlu’nun atanması, diğer taraftan da Gaye Erkan ile yeni bir Merkez Bankası yönetimi oluşturulması ikili bir yapının oluşturulduğunu düşündürüyor. Bu da TL’nin güçlenmesi önünde bir engel. Bir taraftan Saray hâlâ daha mevcut ‘Yeni ekonomi yönetimi üzerinde kontrollerini sürdürüyor’ algısı yaratılıyor. Dolayısıyla adımlarının ne kadar güçlü olabileceği hâlâ daha soru işareti.

"SERMAYE KONTROLLERİNE İLİŞKİN BELİRSİZLİK VAR"

Önemli sermaye kontrolleri var. Bankalar üzerinde özellikle döviz talebini sınırlandırmaya dönük veya özellikle uzun dönemli sabit getirili devlet tahvillerine yönlendirmeye dönük sınırlandırma ve kısıtlamalar var. Normalleşme adımları çerçevesinde bunların da kaldırılması gerekiyor. Bunların net şekilde yapılacağına dair bir yol haritası hâlâ görmedik. Çünkü bu da özellikle ekonomide dolar talebini güçlendirebilecek bir sürece de en azından kısa vadede yol açacak.

"KADEME KADEME ARTIŞ BEKLİYORUM"

Dolayısıyla görülmesi gereken çok şey var. Faiz burada sadece ufak bir unsurdur. Faiz artışıyla hiçbir şey yoluna girmeyecek. Bence piyasayı çok fazlayı şaşırtmaması gereken kademeli bir faiz artışı sürecine girdik. Bir sonraki toplantıda da yüzde 5’lik bir faiz artışı olacağını tahmin ediyorum. Sonrasında daha ölçülü bir şekilde kademe kademe artıracaklar. Burada önemli olan politika faizini mevcut cari enflasyonun üzerine çekmek değil, enflasyon beklentisini geriletmek. Dolayısıyla bu şekilde reel faizi pozitife geçirmeye çalışmak. Bu da aşama aşama gerçekleşecek. (EKONOMİ SERVİSİ)